Bir anın maça hükmedişi
Paylaş:
18 Ağustos 2021
Avrupa kupasında yaptığı dört resmi maç ile oyunu daha olgunlaşmış, fizik gücü daha artmış Sivasspor veya dört gün önce 120 dakika maç oynamanın yorgunluğunu atsa da Avrupa kupasında oynayacağı maçta aklı kalan Sivasspor… Bunlardan hangisi Konyaspor’un rakibi olacaktı. Bir yönüyle Konyaspor’a sorun çıkaracak diğer yönüyle Konyaspor için avantaj oluşturacak bir rakip bekliyordu.
Diğer taraftan hazırlık maçlarında iyi sonuçlar almış olması ölçü olmayacak olsa da mental eşiğini yükselterek bu maça gelmiş Konyaspor’un ilk resmi maçında nasıl bir oyun sergileyeceği merak konusuydu. Saha içi dizilimlerde üç stoper ile üçlü defans ile sahada yer alma heveslerinin çok görülmeye başlandığı bu zaman diliminde ligde yer alan takımlarda da bu gayretlerin ön plana çıktığı bir zamanda Konyaspor’un mevcut futbolcularıyla en verimli olabileceği diziliş ve sistemle sahada yer almasını kıymetli bulurum. Bu durum diğer takımların arayış içinde yeni sisteme alışıncaya kadar ki oluşacak aksaklıklardan yararlanabilme avantajını sağlayacaktır.
Hangi diziliş ve sistem olursa olsun takım oyunlarındaki gerçekleştirilmek istenen belirgin hedefi futbol için ifade edecek olursak, sahada yer alan on bir futbolcunun tek bir birey gibi hareket edebilmesi, on bir futbolcunun sahada yapmaya çalıştığı hareketlerde tek bir kişi düşünüyormuşcasına fikir birliği oluşturabilmesidir aslolan… Bunu yüzde yüz yakalamak mümkün olmaz fakat en üst noktaya çıkarmak için çabalanır. İşte bunun için takım oyuncularını bir araya getirirken ve oyun sistemi belirlenirken oyuncuların özelliklerine bakılarak hareket edilir. Bu amaca ulaşmaya yönelik antremanlar yapılır.
Takımda geçmişten çoğunluğu korumuş Konyaspor üç yeni oyuncuyla oyuna başlayarak oyuncuların birbirlerini daha iyi tanımalarından kaynaklı düşünce birliği üst noktada oluşturabilme avantajı da olacaktır. Özellikle dengesiz geçecek sezon başında… Yakın geçmişteki Konyaspor ile bu maçtaki Konyaspor’u karşılaştırdığımızda İlhan Palut dokunuşları görmek mümkündü. Zaten güçlü yönü defansın işleyişi korunurken, geçmişte rakip sahaya geçişte oyalanan Konyaspor yerine orta sahayı çok hızlı geçip rakip kale önüne daha çabuk gelme gayretlerini maçta belirgin bir şekilde gözlemledim. Dikine ileri isabetli yerden paslar ya da özellikle Soner’in sıklıkla kullandığı orta sahayı uzun toplarla geçme etkinlikleri vardı.
Düşünce birliği oluşturma etkinliklerinde takıma yeni katılan Çekici ve Mpoku’nun aksadığını söylemem mümkün…
Bu maçta aksayan başka yön ise kanat organizasyonlarıydı. Sol kanadın sıklıkla kullanıldığı oyunda sağ kanadın verimli işlememesi rakibin savunma yapmasını kolaylaştırırken Konyaspor’un final hareketlerinde etkisiz kalmasına sebep oldu. Rakip ceza sahasına girmekte sayısal tatmin edici bir durum olsa da ceza sahasında ya topla buluşulamadı ya da etkili olacak rahatlık elde edilemedi.
Her iki takımında bariz üstünlük kuramadığı oyunda maç sonunda skorda eşitlik olma ihtimalinin oldukça yükselmeye başladığı dakikalarda bir anın maçın tüm süresine hükmettiğini gördük. Hem sahayı hem topu kontrol ederek hareket etmeye çalışan Caner’in saha – top kontrolündeki ayarsızlığı topa kafa ile vurmada gecikmesine, topa olması gerekenden daha aşağıda vurmasından dolayı topun alçaktan gitmesine ve topun Çikalleshi’ye çarpmasına neden oldu. Topu önünde bulan Çikalleshi topu sürerek rakip ceza sahasına girdi ve kaleciyi de geçerek golü attı.
Konyaspor Sivas gibi zor deplasmanda güzel ve önemli bir galibiyet aldı. Önemli bir sinerji ve motivasyon unsurunu yakaladı. İlk haftalarda sonuç odaklı futbol düşüncesi ile elde edilecek puanlarla puan tablosunun yükseklerinde konumlanmanın getirisi ile oluşacak güzellikler için ilk adım atılmış oldu. Puan tablosunda yükseklerde yer almak oyunun kalitesini de yukarılara çeken önemli unsur olacaktır. Her ne şartlarda olursa olsun alınan bu galibiyetle atılan adımın kıymetini bilerek arkasını getirip istikrarı yakalamayı üst noktada önemseyen bir Konyaspor’u sahada görmek en büyük arzumuz…
Selam ve dua ile…
Diğer taraftan hazırlık maçlarında iyi sonuçlar almış olması ölçü olmayacak olsa da mental eşiğini yükselterek bu maça gelmiş Konyaspor’un ilk resmi maçında nasıl bir oyun sergileyeceği merak konusuydu. Saha içi dizilimlerde üç stoper ile üçlü defans ile sahada yer alma heveslerinin çok görülmeye başlandığı bu zaman diliminde ligde yer alan takımlarda da bu gayretlerin ön plana çıktığı bir zamanda Konyaspor’un mevcut futbolcularıyla en verimli olabileceği diziliş ve sistemle sahada yer almasını kıymetli bulurum. Bu durum diğer takımların arayış içinde yeni sisteme alışıncaya kadar ki oluşacak aksaklıklardan yararlanabilme avantajını sağlayacaktır.
Hangi diziliş ve sistem olursa olsun takım oyunlarındaki gerçekleştirilmek istenen belirgin hedefi futbol için ifade edecek olursak, sahada yer alan on bir futbolcunun tek bir birey gibi hareket edebilmesi, on bir futbolcunun sahada yapmaya çalıştığı hareketlerde tek bir kişi düşünüyormuşcasına fikir birliği oluşturabilmesidir aslolan… Bunu yüzde yüz yakalamak mümkün olmaz fakat en üst noktaya çıkarmak için çabalanır. İşte bunun için takım oyuncularını bir araya getirirken ve oyun sistemi belirlenirken oyuncuların özelliklerine bakılarak hareket edilir. Bu amaca ulaşmaya yönelik antremanlar yapılır.
Takımda geçmişten çoğunluğu korumuş Konyaspor üç yeni oyuncuyla oyuna başlayarak oyuncuların birbirlerini daha iyi tanımalarından kaynaklı düşünce birliği üst noktada oluşturabilme avantajı da olacaktır. Özellikle dengesiz geçecek sezon başında… Yakın geçmişteki Konyaspor ile bu maçtaki Konyaspor’u karşılaştırdığımızda İlhan Palut dokunuşları görmek mümkündü. Zaten güçlü yönü defansın işleyişi korunurken, geçmişte rakip sahaya geçişte oyalanan Konyaspor yerine orta sahayı çok hızlı geçip rakip kale önüne daha çabuk gelme gayretlerini maçta belirgin bir şekilde gözlemledim. Dikine ileri isabetli yerden paslar ya da özellikle Soner’in sıklıkla kullandığı orta sahayı uzun toplarla geçme etkinlikleri vardı.
Düşünce birliği oluşturma etkinliklerinde takıma yeni katılan Çekici ve Mpoku’nun aksadığını söylemem mümkün…
Bu maçta aksayan başka yön ise kanat organizasyonlarıydı. Sol kanadın sıklıkla kullanıldığı oyunda sağ kanadın verimli işlememesi rakibin savunma yapmasını kolaylaştırırken Konyaspor’un final hareketlerinde etkisiz kalmasına sebep oldu. Rakip ceza sahasına girmekte sayısal tatmin edici bir durum olsa da ceza sahasında ya topla buluşulamadı ya da etkili olacak rahatlık elde edilemedi.
Her iki takımında bariz üstünlük kuramadığı oyunda maç sonunda skorda eşitlik olma ihtimalinin oldukça yükselmeye başladığı dakikalarda bir anın maçın tüm süresine hükmettiğini gördük. Hem sahayı hem topu kontrol ederek hareket etmeye çalışan Caner’in saha – top kontrolündeki ayarsızlığı topa kafa ile vurmada gecikmesine, topa olması gerekenden daha aşağıda vurmasından dolayı topun alçaktan gitmesine ve topun Çikalleshi’ye çarpmasına neden oldu. Topu önünde bulan Çikalleshi topu sürerek rakip ceza sahasına girdi ve kaleciyi de geçerek golü attı.
Konyaspor Sivas gibi zor deplasmanda güzel ve önemli bir galibiyet aldı. Önemli bir sinerji ve motivasyon unsurunu yakaladı. İlk haftalarda sonuç odaklı futbol düşüncesi ile elde edilecek puanlarla puan tablosunun yükseklerinde konumlanmanın getirisi ile oluşacak güzellikler için ilk adım atılmış oldu. Puan tablosunda yükseklerde yer almak oyunun kalitesini de yukarılara çeken önemli unsur olacaktır. Her ne şartlarda olursa olsun alınan bu galibiyetle atılan adımın kıymetini bilerek arkasını getirip istikrarı yakalamayı üst noktada önemseyen bir Konyaspor’u sahada görmek en büyük arzumuz…
Selam ve dua ile…