DOLAR : 41,80₺
EURO : 48,54₺
STERLİN : 55,72₺
GRAM : 5.834,34₺
ÇEYREK : 9.418,28₺
CUMHURİYET : 37.718,28₺
Mehmet Yıldırım

Mehmet Yıldırım

Yazarlara git

Defans nasıl yapılır?

27 Ocak 2020
Hedefi ligde kalmak olan Konyaspor’un sezonun ikinci yarısına yine aynı hedefteki Ankaragücü’nü deplasmanda yenerek başlaması bir özgüven yenilenmesini sağlamıştı. Galatasaray karşısında bu özgüven yenilenmesi ne kadar sahaya yansıyacaktı?

Yeni transfer Thuram’ın Ankaragücü karşısında takımın oyununun gelişmesine yaptığı katkı Galatasaray karşısında da devam edecek miydi?

Merak edilen bu konular bir yana Konyaspor rakibin kim olduğuna bakmadan toplayacağı puanlarla bir an evvel alt sıralardan uzaklaşma amacında olmalıydı.

Konyaspor, topu Galatasaray’a teslim ederek, kaptığı toplarla ani çıkışlar yapmayı rakip alanda bulabileceğini düşündüğü geniş alanlardan faydalanmayı kurguladığı bir oyun planıyla mücadeleye başladı.

Oyunun birinci önceliği gol yememekti. Bir anlamda gol yememeyi dolayısıyla mağlup olmamayı öncelik almış bir anlayış ile rakip hatasından gelecek bir fırsatla atılacak bir gol Konyaspor için çok daha iyi bir sonuç olacaktı.

Gol yenilmediği sürece işleyecek olan bu anlayış golü kalende gördüğünde fazlasıyla anlamsız hale gelecekti. Bu kurgu teoride kabul görür veya görmez ayrı bir şey fakat beklenenden hızlı çöken ve işlerliğini çabuk kaybeden bir işleyiş oldu.

Galatasaray’ın attığı ilk iki gol bir hafta önce Denizlispor’a attığı iki gol ile büyük benzerlik gösteriyordu. Sol kanattan getirilen topların rakip ceza sahasının ön bölümünde kendi forvetleri ile buluşturulması ile yakalanan goller. Ne garip ki o iki golü atan aynı iki oyuncu yine benzer golleri attılar. Bunu yazmamın sebebi şu: Kurgusunda gol yememenin önemi büyük olan bir takımın defansı aynı gollere nasıl önlem alamaz. Muhakkak ki bu goller izlenmiş ve analizleri yapılmıştır diye düşünüyorum.

Defans yapmak kendi ceza sahasında çoğalmak olarak anlamış bir Konyaspor defansı vardı. Sadece çoğaldılar. Galatasaray iki-üç futbolcu ile altı-yedi Konyaspor defansının arasında sanki hiç defans oyuncusu yokmuşçasına rahat rahat golleri atabildiler. Çünkü ne yapılan orta engellenebildi ne de topla buluşan oyuncunun topla buluşması, kaleye dönmesi ve rahatça kaleye şut çekmesi engellenebildi. Çevre kontrolü yapmayan ve Galatasaray forvetlerine uzak konumlanan Konyaspor defansının ne yapmaya çalıştıklarını anlamak mümkün değildi. En kötüsü ise oyundaki iddiasını defansif yönünü iyi kurgulamaya çalışarak oluşturmaya çalışan bir defansın böyle basit golleri yemesiydi.

Görülen oydu ki Konyaspor golü rakibin yapacağı defans hatalarından yararlanarak bulma düşüncesi vardı. Rakibin bulduğu iki gol ile bu düşünce çöktü. Gol buluncaya kadar hata yapacak izlenimi veren görüntüsü gollerden sonra yok oldu. Daha sağlam yerleşen bir Galatasaray defansı oluştu. Buna karşılık Konyaspor’un üretebileceği sahaya yansıtabileceği başka planları da olmayınca maçın sonucu belirginleşmeye başladı.

Yine az oyuncuya karşı kalabalık sayıdaki defans oyuncusu ile etkili olamayan Konyaspor basit bir golü daha kalesinde gördü.

Oluşan durum şu ki: Konyasporlu futbolcuların defansta kalabalık olmak ile etkili defans yapmak arasındaki farkı anlamaya ve idrak etmeye ihtiyaçları var. Öyle ki defans nasıl yapılır öğrenmeleri gerekiyor.

Galatasaray karşısında alınacak bir mağlubiyetnbsp; kabullenilebilecek, olması yüksek ihtimal olarak görülebilecek bir olay olarak görülebilir bir yerde… Bu maçtaki böylesine basit gol yeme, böylesine ne yapıldığı anlaşılmaz oyun ve böylesine üretkenlikten uzak oyun kabullenilir olamaz.

Daha bir hafta önce güvenleri tazeleyen bir oyun sergileyen Konyaspor’un sonuçtan bağımsız olarak söylüyorum bu kadar kötü mücadele etmesi düşündürücü… Haftaya sezonun en önemli maçına çıkılacakken hangi Konyaspor’u izleyeceğimizi bilememek korkutuyor. Hangi Konyaspor olursa olsun sonucu Konyaspor lehine olması gereken bir hafta bizi bekliyor.

Cuma akşamı Elazığ ve Malatya’da yaşanan deprem tüm Türkiye’yi üzdü… Vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum…

Selam ve dua ile…