DOLAR : 41,78₺
EURO : 48,56₺
STERLİN : 55,74₺
GRAM : 5.827,74₺
ÇEYREK : 9.407,52₺
CUMHURİYET : 37.675,33₺
Cemil Paslı

Cemil Paslı

Yazarlara git

Kan Bağışı mı? Hacamat mı?

6 Ocak 2025

1988 yılında Konya’da Kan Merkezi’nde sağlık memuru olarak çalıştım.
İnsanların yakınları için kan arayışındaki çaresizliklerine bizzat şahit oldum.
Kendime söz verdim ve o zamandan beri sürekli kan bağışı yapıyorum.
Geçen hafta 55 yaşımda 55. Kan bağışımı yaptım.
55 sadece Kızılay Kan Merkezine yaptığım bağışlar.
55 dışında yakınlarıma karşılı olarak ve beyaz kan bağışları da var.
Kızılay’a bağışladığınız bir ünite kan 3 kişiye can oluyor.
Kızılay ormanında her bağış adına bir ağaç dikiyorlar.
10 bağışta bronz, 25 bağışta gümüş, 35 bağışta altın madalya, 45. Bağışta plaket veriyorlar ve (Allah muhtaç etmesin) Kızılay için VIP insan oluyorsunuz.
Kan bağışı sürecinde doktor kontrolünde bir dizi sağlık kontrollerinden geçiyorsunuz.
Kan bağışı zinciri tamamlanıp muhataba ulaştığımda siz küçük çaplı bir check-up tan geçmiş oluyorsunuz.
Kan bağışı ile yukarıda sayılan toplumsal faydaların yanında vücudun kan üretim merkezleri ve kan dolaşım sistemi tam bir tatbikat icra etmiş oluyor.
Peki, “Hacamat mı, kan bağışı mı?” sorusunun cevabı nedir?
Açık ve kesinlikle “kan bağışı” dır.
Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminde kan transfüzyonu imkânı yoktu. 
1818 James Blundell (Londra, kadın-doğum uzmanı) bir insandan diğerine kan transfüzyonu yapan ilk kişidir.
Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminde kan transfüzyonu imkânı olsa dünyanın en değerli sıvısı olan kanı israf etmez mutlaka bağış yapardı.
İslam’da makasıd sabit vesail değişkendir.
Kanın ve kan üretim merkezlerinin yenilenmesi makasıd; hacamat/kan bağışı vesaildir.
Alternatif tıp adı altında hacamatın pazarlanmasına bir itirazım yok.
Ancak hacamatın “sünnet” diye pazarlanmasına karşıyım.
Bana göre; Hz. Muhammed (s.a.v.) günümüzde yaşasaydı hacamat yaptırarak kanı israf etmez (hacamat yaptıranlar 1 yıl kan bağışı yapamıyor) kan bağında bulunurdu.
Her akıl sahibi kan bağışı ve hacamatı birlikte değerlendirsin, artı ve eksisini iyi hesap etsin, kıyaslasın ve ona göre karar versin.
Çünkü fetanet sahibi Allah Resulü (s.a.v.) her meselede öyle yapardı.