Şöhretli ve varlıklı insanların cenazelerinde maalesef hep görüyoruz. Öyle münferit bir olay da değil, toplumsal bir yaşam biçimine ve hastalığa dönüşmüş durumda. 
Görgü, kural, kaide, edep, adap ve cenazeye saygı adeta yok olmuş gitmiş. Ekranlara çıkmak için adeta birbirini ezen, bıraksanız tabutun üstüne çıkacak kadar gözü dönmüşler.
Söyleyecek hiç bir sözü olmamasına rağmen  kameralar karşısında ısrarla konuşmak için çırpınanlar var. Cenaze töreninde  kültür merkezlerinde oturacağı koltuğun hesabını yapanlar var. Yazılı ve görsel medyaya da bir şeyler oldu son zamanlarda.

Cenaze sahiplerinine, yakınlarına, akrabalarına belki de çok önemli şeyler anlatacak doğru dürüst insanlara mikrofon tutmak yerine, magazin malzemesi çıksın diye ünlülere mikrofon tutuyorlar. Cenazede bile ünlülerin peşinden koşan bir habercilik anlayışı çıktı. Bu durumun da ciddi ciddi sorgulanması gerekiyor. Bir tarafta büyük bir acı yaşanırken diğer tarafta acının üstünde laylay lom yapılıyor. Şov seviyesi giderek artıyor. 

Ünlülerin cenaze törenleri, kendi kişisel tanıtımını artırmaya çalışan rezil kişilerle dolu. Törene katılan ünlülerle fotoğraf çektirmek için geliyorlar. Tören insicamını bozuyorlar. Bu kişilerin önüne geçmek lazım. Cami de nasıl geçilecek onu da bilmiyorum. Cenaze törenlerinde bile rol kapmaya çalışan kişiler var. Her kameraya kendilerini gösteriyorlar. Fotoğraf çekilirken bile kadraja girmeye çalışıyorlar. Törene katılanlar bu durumdan çok muzdaripler. Ama ne yapacaklarını da bilemiyorlar.  Bir de ölen kişiden nefret eden ama kameralar karşısında üzgün bir tavır takınıp gözyaşı dökenler de var. Cenaze namazı sırasında hiçbir yakınlığı olmadığı halde ısrarla ön safa en merkeze hücum edenler başka bir dramatik olay. MESAM Başkanı sevgili dostum Recep Ergül’ de bu durumdan son derece rahatsı olduğunu sosyal medyada yayınladığı mesajla bildirdi. 

Diğer taraftan ise gerçekten samimi, içten, doğal, sevdikleri bir sanatçı için otobüsler kiralayıp memleketin dört bir yanından cenaze törenine katılan koca yürekli güzel insanlar da var. İstanbul trafiğinde, yağmur ve çamur dinlemeden çileli bir yolculuk sonrası aç ve susuz saatlerce bekleyen güzel insanlar var. Hiç bir talep ve beklenti taşımadan tertemiz duygularla sadece sevdiği sanatçıyla vedalaşmak için uzaktan yakından gelen güzel insanlar da var. MESAM Başkanı Recep Ergül bu güzel insanlar için ise; “Sizinle aynı dünyada yaşamaktan şeref duyuyorum.” Diye anlamlı bir mesaj yayınladı.