Son yıllarda ülkemizin muhalif sanatçılarına bir şeyler oldu. Bir vesileyle ödül anlar, birazcık parlayanlar buldukları ilk mikrofona değerlerimize başlıyor hakaret etmeye.Uluslar arası ödül alanlar ise ödül aldıkları ülkede tüm dünyaya karşı ülkemizi küçültücü konuşmalar yapıyorlar. Bu duruma artık son vermek lazım. Ülkesini ve milletin değerleriyle alay eden, hakaret edenler cezalandırılmalı. Ne demek ülkeni başka bir ülkede küçük düşürmeye çalışmak.

Sanatçılar kendilerini milletin çok üstünde ve dokunulmaz görüyorlar. Biz sanatçıyız istediğimiz gibi konuşuruz demek istiyorlar.Seçim zamanında kendi gibi düşünmeyenlere hakaret ve küfür eden yaşlı bir kadınla kendini özdeşleştiren ve ‘İşte benim idolüm’ diyecek kadar ileriye giden sanatçılarımız var.

En acısı da ne biliyor musunuz? Bu tür sanatçılara sahip çıkan büyük bütçeli konserler verdiren belediye başkanlarımız var maalesef.Ey başkan kardeşim o sanatçının söyledikleri, söylemek istedikleri beni üzdüğü gibi sizi de üzmesi gerekmez mi? Ben çok rahatsız oldum. Siz hiç rahatsız olmadınız mı?Konuşmalarına “Kız kardeşlerim” diye başlayan sanatçılar kendisi gibi düşünmeyen kadınları, kızları “Kız kardeşi” olarak kabul etmiyor. Bu nasıl bir ayrımcılıktır?  Bu nasıl bir düşünce tarzıdır? Sorarsanız onlar birleştirici ve toparlayıcılar. Hani herkese karşı kalp işareti yapıyordunuz? Riyakar olmayın. Her zaman gerçek yüzünüzle çıkın milletin karşısına.

Tepki çekince hemen özür dileyen sanatçının yayınladığı metni dikkatlice okudum. Samimi bir özür göremedim. Büyük ayıbı hemen geçiştirilmeye çalışılmış. Evet. Hazmetmek zor? Ama kabul edin artık ne yapsanız olmuyor Bir çoğunuz ülkeyi terk etmekle tehdit etti. Kimin umurundaysa.  Sonuçta giden de olmuyor. Sizin tarzınızda bir siyasi iktidarı görmek istemiyor bu kadim millet. Onun için sevmeye ve kabul etmeye çalışın. İnanın sağlığınız açısından da iyi olur. Sürekli kin, nefret durumunda kalmanız sizi psikolojik olarak bitirir.