İslam işbirliği mi?
Paylaş:
14 Kasım 2023
Suudi Kralı Faysal Bin Abdülaziz Arap Birliği yerine İslam Birliğini savunmuş, İslâm Konferansı Teşkilâtı’nın kurulup faaliyete geçirilmesine önemli katkılarda bulunmuş, Filistin’e karşı olan Batı ve ABD’ye karşı petrol ambargosu koymuş, ülkesinin de kalkınmasında önemli rol oynamıştı. Dönemin Amerikan Dışişleri Bakanı Henry Kissinger, Kral Faysal bin Abdulaziz’i petrol kuyularını bombalamakla tehdit etmiş karşılığında Kral tarihe geçecek sözü söylemişti. “Tabii ki petrol kuyularımızı bombalayabilirsiniz. Fakat unutmayınız ki, biz ve atalarımız hurma ve deve sütüyle yaşıyorduk, yine öyle yaşayabiliriz; ancak artık siz petrolsüz yaşayamazsınız.” Tarihler 25 Mart 1975’i gösterdiğinde, Kral Faysal bin Abdulaziz sarayında yaptığı bir halk görüşmesinde suikaste uğrayarak hayatını kaybetti. Suikasti gerçekleştiren kişi kralın yeğeni Faysal bin Musad’tı. Faysal bin Musad, Amerika’dan yeni gelmişti. Aradan yıllar geçti. Geçtiğimiz günlerde İslam İşbirliği Teşkilatı Gazze için toplandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan “kınamanın ötesinde gelin birlikte somut adımlar atalım” dedi. Dedi ancak yine kınamanın ötesinde bir sonuç çıkmadı. Suudi Arabistan, Bahreyn, BAE ve Fas, İsrail’e karşı ambargoya karşı çıktı. Evet ataları gibi onurlu bir duruş sergileyemediler. Zenginlik ve makama tamah ettiler. Elbette iman edenler için bunun bir bedeli olacaktır. Şimdi meydanlarda “AB değil, İslam Birliği” pankartı açan arkadaşlar, bu işler bakın öyle olmuyor. İsrail’in katil Başbakanı Netanyahu alenen Ortadoğu ülkelerini tehdit etti. “İktidarda kalabilmeniz için sesinizi kesin” dedi. Makamları kendilerine tahsis edenlere karşı bir duruş sergileyemeyen bu ülkelerle nasıl birlik kuracağız? Evet tek Türkiye kaldı bu İslam Aleminde. Yeni yeni kendimize geldiğimiz süreçte biraz zamana ihtiyacımız var. Henüz yürüyoruz ancak koşmaya başladığımızda emin olun çok şey değişecek. Eyvallah…